İlk olarak Orta Asya’nın bozkır ve steplerinde ortaya çıkan halı, daha sonra Türkmenlerin batıya göç etmesiyle birlikte; İran’dan Anadolu’ya geçmiştir. Geçtiği her yerde, orada yaşayanların yaşam tarzından izleri üzerinde taşıyan halı, özellikle Anadolu’ya gelen Türkmenlerin göçebe kültüründe, vazgeçilmez bir parça olarak yer almıştır. Zamanla modern hayata yenik düşen Türkmen kültürü, artık pek az yerde yaşatılmaktadır. Birçok Yörük Ailesi de Bozalan Bölgesi’nde yaşayanlar gibi, yerleşik hayata geçmişlerdir.Geçmişte kalan Yörük izlerini ise sadece halı tezgâhlarında görmek mümkün olmaktadır. Günümüz koşullarında bunların sayısı da giderek azaldığından, Anadolu’da da artık geleneksel yöntemlerle halı dokuyan oldukça az yer kalmıştır. Teknolojinin gelişmesi ile modern tezgâhlarda üretilen halılar çoğalırken, Türkmenlerin dünyaya hediye ettiği en önemli sanat eserini yapan insan sayısı bir avuç kadardır.
Tüm dünyada geleneksel olarak yapılan el ürünü işler, o ülkenin en değerli ürünü kabul edilmektedir. Özellikle de çok fazla el emeği isteyip, uzun uğraşlar sonucu ortaya çıkan halılar, evlerin en değerli süsü olmaktadır.Geleneksel olanın modern hayata yenik düştüğü günümüzde, kimyasal boyalarla hazırlanan halılar evleri süslüyor.
Soğuk zeminden korunmak için kalın yünden yapılan halı ve kilimler, zor koşullara uyum sağlaması amacıyla geliştirilen düğüm teknikleri, halıların yüzlerce yıl dayanmasını sağlamaktadır.Doğanın nimetlerinden yararlanan kadınlar, yaşam alanlarına renk vermek amacıyla kök boyayla çeşitli otları karıştırarak, yünleri renklendirmiştir.Türkmen kadınları, bu renkli yünler sayesinde hayatlarını resmederken, kök boyadan gelen doğal güç ile yün halılar daha da güçlenmektedir.Çeşitli sembollerle anlattıkları hikâyeler, asırlar sonra özellikle Avrupa resim sanatını derinden etkilemiş ve birçok ünlü ressam bu halılardaki motifleri, kendi resimlerinde kullanmıştır.Bu yüzden Türkmen Halılarına dünyanın ilk sembolist sanat eserleri demek mümkündür.
Kök boya yapımı
Renkler, soğan kabuğundan koyu sarı renk; ceviz kabuğundan koyu kahverengi, krem ve bej renkleri; boya kökünden kırmızı, şeker ve tarçın renkleri; sarıkız otu-indigo karışımından yeşil renk; kızılçam kabuğundan sarı, kızıllı sarı ve tarçın sarısı; adaçayından fildişi rengi ve bej rengi çeşitli bitkilerden elde edilmektedir.
Bu boyaları elde etmek için, boya bitkileri bir gün önceden boyama kazanındaki suya atılarak, eritildikten sonra iyice ıslatılır. Sıkıldıktan sonra yünler boyanın içine atılıp, 80-90 derecede kaynatılır. Boya işlemi biten yünler, sabunlu ılık suyla yıkanarak, gölgede kurutulmasının ardından halıda kullanılmak üzere hazır hale getirilir.
Bozalan Köyü
Yaklaşık 200 yıl önce göçebe hayattan vazgeçip yerleşik düzene geçmeye karar veren Yörükler tarafından kurulan Bozalan Köyü, Milas’a 53 km, Ören’e 18 km, Bodrum’a ise 80 km uzaklıkta bulunmaktadır. Aradan geçen onca yıla rağmen Bozalan’da Yörük izlerine rastlamak hala mümkündür.
Genellikle her Yörük köyünde olduğu gibi bu köyde de sırtı küçük bir tepeye dayalıdır ve bu köy de diğer Yörük köyleri gibi yeşilliklerin içinde bulunmaktadır.Köyün manzarasını ise seyrine doyulamayan Gökova Körfezi oluşturmaktadır. Türkülere ve yemeklere adını veren Çökertme Köyü ile komşu olan Bozalan Köyü, Türkiye’nin en ünlü tatil merkezi olan Bodrum’a da sadece 1,5 saat kadar uzaklıktadır. Yöre halkı; yemekleri, âdetleri ve tabii ki halılarıyla geleneklerinden vazgeçmediklerini göstermektedir.Göçebe Türkmen kültürünün vazgeçilmezi olan halılar, Bozalan’da bugün bile kök boyalardan yapılan ipliklerle evlerdeki tezgâhlarda dokunmaktadır.