Halıda yerinde üretim, bölgesel istihdam çağrısı

Makine halısı üretiminde Çin’den sonra 2. sırada gelen Türkiye’de el halısı üretimi düşüş gösteriyor. “Yerinde üretim ve istihdam için el halıcılığı desteklenmeli” diyen İHİB Başkanı Ahmet Hayri Diler, “Sümer Halı benzeri bir yapı yeniden kurulmalı” vurgusu yaptı.

Üretim kapasitesi ve ürün kalitesiyle dünya halı pazarının lideri Çin’i birincilik koltuğundan etmeye hazırlanan Türkiye halı sektörü, 2023 yılını yaklaşık 2,8 milyar dolarlık ihracat rakamıyla kapattı. Her ne kadar makine halısında değer bazında yüzde 3.1’lik bir kayıp yaşansa da el halısı ihracatındaki yüzde 31,9’luk artış, sektörde 2022 rakamlarının korunmasını sağladı.

El halısının yarattığı katma değere dikkat çeken İstanbul Halı İhracatçı Birliği (İHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hayri Diler, “El halısının 300 dolara kadar çıkıyor. Katma değeri çok yüksek. Türkiye’de el halıcılığını yeniden canlandırmak gerekiyor” dedi. Birlik olarak bu amaçla ‘Yeniden El Halısı’ adında bir kitap yayınladıklarını aktaran Diler, “Halıcılık Türkiye’nin kültüründe var.

Türkiye’nin halı ülkesi olduğu algısı dünyada da bizi öne çıkaran unsur. Geçmişte Sümer Halı ile başlayan dokuma seferberliğine yeniden geçmeliyiz” ifadelerini kullandı. El halısı dokumacılığını cazip hale getirmenin yöntemlerini de anlatan Diler, şunları söyledi: “Bunun anahtarı dokuyucuların sigortalanıp sosyal güvence sağlanması.

Böylece yerinde istihdam yaratılıp potansiyel üreticiler de iş yaşamının içine çekilmiş olur. Bu şehirlere göçü engelleyip kırsal kalkınmayı da sağlar. Pilot atölyeler oluşturulup daha sonra bu atölyeler tüm Türkiye’ye yayılabilir.” 2016 yılında yaptıkları bir çalışmada toplam dokumacı sayısını 18 bin olarak tespit ettiklerini aktaran Diler, bugünkü sayıyı 12 bin civarında tahmin etti.

400-500 bin dolarlık satış kayıtlara girmiyor

Bugün el halısı ihracatının kayıtlarda 73 milyon dolar civarında olduğunu hatırlatan Diler, gerçek ihracat rakamının çok daha fazla olduğunu söyledi. İHİB Başkanı Diler, “Turistlik satışlar ve online satışlar birlik kayıtlarına yansımıyor.

Tahminimizce 400- 500 bin dolarlık satış kayıtlara giremiyor. Bunların ETGB’lerde kayıt altına alınsın diye başvuru yaptık. Ancak burada firmanın bireysel başvuru yapması gerekiyor. Bu da uğraş gerektiriyor. El halısında resmi görünen rakam bu kez dikkate alınmayı gerektirmeyen bir grup algısı yaratıyor.

Kayıt altına alınmasıyla rakamlar bir anda patlayacak” diye konuştu. Dünya genelinde organik, doğal ve çevre dostu ürünler trendinin yaygınlaşmasıyla el halılarına talebin daha da artacağını ifade eden Diler, “Buna paralel zanaatkarlar da gittikçe ön plana çıkacak. Bugünden geleceği yakalarsak rakiplere karşı farklılığımızı orada ortaya çıkarabiliriz” dedi.

Kayıp yaşadığımız pazarları inceleyeceğiz

Türkiye’nin halı ihracatında en büyük pay %28,1 ile ABD’nin. 2023’te ABD’ye yapılan halı ihracatı 773 milyon dolar olarak kayıtlara geçerken, 2023’te halı ihracatında en fazla sıçrama yapılan ülke ise %130’luk artış ile Suudi Arabistan oldu.

Bu rakamlarla Türkiye ihracatında 18’inci sırada yer alan halı sektörü, 2024’te ihracatını artırmayı hedefliyor. 2024’te en önemli çalışmalarından birinin de ihracatta düşüş yaşadıkları ülkeleri analiz etmek olacağını açıklayan Ahmet Hayri Diler, “Halı ithalatı artan ancak bizim ihracatımızın düştüğü Birleşik Arap Emirlikleri, Rusya gibi ülkeler var.

Bu ülkelerde bizim payımız neden düştü, ne yapmamız gerekiyor araştıracağız. Heyetler düzenleyip 2024’te biraz buna odaklanacağız” dedi. Diler, global ve yerel pazarda tablonun bugünkü gibi devam etmesi halinde 2024’te ihracatı artıracaklarını belirtti.

İki birlik, halıda konsorsiyumu sağladı

Ekonomik kriz dönemlerinde birlik ve beraberliği önemine dikkat çeken Diler, “Biz İHİB, GAİB Halı İhracatçı Birlikleri olarak Türkiye’de bugüne kadar olmayan bir şeyi gerçekleştirdik, birlikte fuar organize ettik. Topyekûn hareket etmemiz gereken dönemlerden geçiyoruz.

Bizim bu hareketimizin tüm dernek, birlik, firmalara da sirayet etmesini diliyoruz” dedi. Bu işbirliği sonucunda halı fuarcılığında İstanbul’u bir üs yapmayı hedeflediklerini anlatan Diler, ancak bunun için altyapısı tamamlanmış, 500 bin metrekarelik modern bir fuar alanına ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Türkiye’ye halıda rakip olarak İran, Özbekistan, Cezayir, Mısır gibi ülkelerin çıkmaya başladığını dile getiren Diler, ancak Türkiye’de güçlü halı altyapısıyla sürekli yeni ürünler geliştirdiğini belirtti. Türkiye’nin 2023’teki toplam halı üretimi ise 612 milyon metrekare olurken, Türkiye’de üretimin merkezi ise Gaziantep olarak öne çıkıyor.

Döviz artışı enflasyonla paralel olmalı

Ekonomide enflasyonun dizginlenmesi için adımlar atıldığını söyleyen Ahmet Hayri Diler, “Maliyetlerin artışını engellemek için enflasyon çok büyük bir sorun. O engellenirse birçok şey çözülür. Ancak burada ihracatçının rahatlaması için döviz kurunun, enflasyon artışına orantılı gitmesi gerekiyor. Denge olması gerekiyor” diye konuştu.

Türkiye deyince; lokum, kahve, halı

Global pazarda yaşanan krizin atlatılmasıyla her sektör gibi halının da rahatlayacağını söyleyen Ahmet Hayri Diler, “Türkiye deyince akla gelen ilk ürünler lokum, kahve, halı, nazar boncuğu. Yani halı da ilk 5 değer arasında mutlaka var. Dolayısıyla bu değere sahip çıkmalıyız” dedi.